Arabuluculuk

Arabuluculuk Nedir? | Temel İlkeler | Zorunlu Arabuluculuk

Arabuluculuk

Arabuluculuk, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununda “Sistematik teknikler uygulayarak, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getiren, onların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle çözümlerini kendilerinin üretmesini sağlamak için aralarında iletişim sürecinin kurulmasını gerçekleştiren, tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması hâlinde çözüm önerisi de getirebilen, uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ve ihtiyarî olarak yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemi” şeklinde tanımlanmıştır. Arabuluculuk, Türk hukukunda esas hatlarıyla 6325 sayılı  Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ile 2018 tarihli Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği ile düzenlenmiştir.

Temel İlkeler
  • Taraflar, arabulucuya başvurmak, süreci devam ettirmek, sonuçlandırmak veya bu süreçten vazgeçmek konusunda serbesttirler
  • Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça arabulucu, arabuluculuk faaliyeti çerçevesinde kendisine sunulan veya diğer bir şekilde elde ettiği bilgi ve belgeler ile diğer kayıtları gizli tutmakla yükümlüdür.
  • Taraflar, arabulucu veya arabuluculuğa katılanlar da dâhil üçüncü bir kişi, uyuşmazlıkla ilgili olarak hukuk davası açıldığında yahut tahkim yoluna başvurulduğunda, bir takım beyan veya belgeleri delil olarak ileri süremez ve bunlar hakkında tanıklık yapamaz.
  • Arabulucu olarak görevlendirilen kimse, tarafsızlığından şüphe edilmesini gerektirecek önemli hâl ve şartların varlığı hâlinde, bu hususta tarafları bilgilendirmekle yükümlüdür.


Zorunlu (Dava Şartı) Arabuluculuk

Türk hukukunda aşağıdaki uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması “dava şartı”dır:

  • Kiralanan taşınmazların 2004 sayılı Kanuna göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler hariç olmak üzere, kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıklar.
  • Taşınır ve taşınmazların paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin uyuşmazlıklar.
  • Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan uyuşmazlıklar.
  • Komşu hakkından kaynaklanan uyuşmazlıklar.
  • 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davaları.
  • Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalar (menfi tespit, istirdat, alacak).
  • Tüketici mahkemelerinde görülen uyuşmazlıklar (Tüketici hakem heyetinin görevi kapsamında olan uyuşmazlıklar hariç).